Okullarımızda fark yaratan çalışmalar genelde bir öğretmenin gayreti ile gerçekleşir. Okul idaresinin ve diğer öğretmenlerin meseleyi sahiplenmesiyle büyür. Bazen de köstek olurlar. “Hocam dersine gir, çık… Ne uğraşıyorsun böyle işlerle. Sınavlara odaklansın çocuklar!” derler.
Okul müdürlerinin yeniden görevlendirilme süreçlerinde doldurdukları formlara bir soru daha eklemek gerek: “Okulunuzda kurum kültürü oluşturmak ve okulunuza/öğrencilerinize değer katabilmek adına hangi işlere imza attınız?” Ne de olsa idarecilik puanları birer ikişer toplanıyor. Yaptığı işi değil de koltuğunu sahiplenmek isteyenler için harika bir teşvik olur!
Bu bahsi kenara koyalım.
İdareciler yahut öğretmenler gayret ettikleri zaman öğrencilere ve çalıştıkları kurumlara değer katacak işlere imza atabilirler. Kendileri okuldan gider de isimleri anılır yıllarca.
Sakarya Cemil Meriç Sosyal Bilimler Lisesi’nde de güzel bir işe imza atılıyormuş yıllardır ama ilk defa bu sene haberim oldu. Şair edebiyat öğretmeni (yoksa şair, edebiyat öğretmeni mi?) Ercan Yılmaz’ın yıllar evvel başlattığı Roman Kahramanları Festivali bu sene de gerçekleştirildi. Bizler de sosyal medya üzerinden takip edip “laykladık,” yetmedi bir de retweetledik.”
Tabi bizim memleketin adetidir. Hangi iş güzel yapılırsa o işi kötülemek için birileri sıraya girer, koca koca (içi boş) cümlelerle şovlarını yaparlar. Roman kahramanları festivalinde de durum değişmedi.
Hemen bankomattan numarayı kapan sıraya geçti. Kimi gavur adeti, dedi, kimi bu yaştaki çocuklara roman mı okutuyorsunuz, dedi. Evet evet, bunu da diyen oldu! Lisede okumayacak da ne zaman okuyacak? Hem de bol takipçili “kanaat önderi” amcalardan biri kurdu bu cümleyi. İyi de alkış aldı takipçilerinden. Her cümlesinde bir nesil yetiştirmekten dem vurup da kendisinin ne iş yaptığına bir türlü vakıf olamadığım bu amcaya değil de bu gibileri ciddiye alıp evde terör estiren, çocuğuna roman okumayı yasaklayan vatandaşların çocuklarına üzülüyorum. Allah şifa versin bunlara.
Cemil Meriç’ten alıntılar yapan oldu. Beylik cümleleriyle bam telinden yakaladı okulun gavurluğunu(!) sosyal medya duvarına düşen Cemil Meriç cümleleri haricinde Cemil Meriç ile yolunun hiç kesişmediğinden emin olduğum kişi.
Siyasi parti temsilcileri de reytingi yüksek bu meseleye hemen dahil oldular.
Bölündük mü yine ortadan ikiye?
En son bir köşe yazarı bu festivalin Milli Eğitim Bakanlığı’na şikayet edildiğini yazdı köşesinde. Ne denildi, nasıl şikayet edildi, bilemem. Ama muhakkak edilmiştir.
Madem ki, dedim, bölündük yine ikiye, ben de tarafımı seçeyim. Acaba, dedim, lisede böyle bir edebiyat hocam olaydı da festivali bizim okulda yapaydı, hangi kahraman olurdum? Belki seneye Sakarya Cemil Meriç SBL’nin kapısına kostümümle dayanırım!
Ben bir meslek lisesinde öğretmeniyim. Ufacık bir etkinliğin dahi öğrencilerde nasıl değişimlere yol açtığını yerinde görenlerdenim.
Seminerlerde hep sorarlar: “Öğrencilerinizi okumaya teşvik etmek için ne gibi çalışmalar yapıyorsunuz?”
“Elimden kitap düşürmüyorum, görüp, örnek alsınlar,” cevabı verilir genelde.
Festival yapıyorum, diyen bir kişi olurdu muhtemelen, o da Cemil Meriç SBL’nin bahtına düştü.
Tarafımı seçip bir roman kahramanı olmayı tercih ettiğimi söylemiştim ama bir şey daha yaptım. Madem ki MEB’e şikayet ediliyor bu festival, ben de teşekkür ederim, bakalım dikkate alınır mı, dedim ve açtım CİMER ekranını, yazdım mesajımı.
“Sakarya Cemil Meriç Sosyal Bilimler Lisesi’nce düzenlenen Roman Kahramanları Festivali eğitim-öğretim sürecinin sınıfta ders dinlemekten ibaret olmadığını, okumanın ve ders almanın sınıf dışına taşan bir çaba olduğunu gerek öğrencilere gerekse bizim gibi bu etkinlikten basın yoluyla haberdar olanlara göstermiştir. Okul idaresine ve bu etkinliğe hayat veren Edebiyat Öğretmeni Ercan Yılmaz’a teşekkür ediyorum. Halka açık bir şehir etkinliğine dönüşmesi için gerekli desteğin verilmesini temenni ediyorum.“
Sonrası ne olur, bilemem. Bildiğim bir şey var, o da eğitime, okullara değer katan meslektaşlarımın nice başarılara imza atabilmeleri için çoğu zaman bir tebessümün yeterli olacağı. Köstek olunmasın, o da kâfî.
Bu işte emeği geçen okul idarecilerine, öğretmenlerimize, en başta da Ercan hocama Sakarya’da böyle güzel bir işe imza attıkları için başarı belgesi verilse ve roman kahramanları festivali önümüzdeki yıl bütün şehri kapsayacak şekilde genişlese fena mı olur?
Son bir not…
Aman Ercan hocam, rica ederim bu yazıyı okurken eline kırmızı kalemi alıp imlâ, noktalama yahut yazım hatalarından not kırma. (:
Manşet fotoğrafı da Kastamonu, Abana’dan. Orada çalıştığım zamanlarda çektiğim maviliklere, derinlere açılan bir kapı fotoğrafı böyle bir etkinliğin manşet fotoğrafı olabilir düşüncesiyle koydum.
